Bir anımı ve arkasından gelen iç konuşmalarımı anlatmak isterim.
Sosyal medya sitelerinde bir yer var. Profil kısmında isminizin altında kendinizi tanıtmak için sizden 2-3 cümlelik bir şey bekliyor. Hem facebook hem twitter hem de instagram’da var. Geçenlerde o bölümü doldururken zorluk çektim. Daha doğrusu kendimi tanıtmak ile ilgili zorluk çekiyorum. Şimdi o bölüme okuduğum bölümü veya üniversiteyi yazsam kusura bakmayın ama çok sığ ve klişe geliyor. Ne yani ben bundan mı ibaretim! Naçizane şiirler, yazılar yazdığım için şair/yazar desem çok mu çok egoist, ukala ve gülünç geliyor. Çünkü şair de değilim, yazar da değilim. Böyle tanınmak da istemiyorum. Memleketimi veya yaşadığım şehri yazsam çok yetersiz. Doğum tarihimi veya burcumu yazsam komik. Hobilerimi veya ilgi alanlarımı yazsam gerçekten çok fazla var. Şöyle bir düşündüğüm zaman ismim bile aslında diğer insanlar arasından kolay bir şekilde ayırt edileyim diye harfler bütününden ibaret. İnanın ötesi değil! Ne yani ben Ceyhun denilen 6 harften mi ibaretim!? Bu kadar basit mi her şey… Hatta isim ve soyad benzerliğim olan binlerce insan bile var. Ayrıca benim dediğim vücudum bile her gün yavaş yavaş değişiyor, en son toprakta çürüyüp gidiyor. Yıllardır üzerinde çalıştığımız o güzel vücutlarda çürüyormuş. Gerçekten çok ilginç bilgi, büyük hüsran… Gerçekten oturup düşününce çok büyük hüsran. Eee her şey fani…
Sahi kimim ki ben? Neyim yani? Niye ufacık bir sosyal medya alanını doldurmak için kendime etiketler yapıştırarak sınırlandırayım? Hatta niye birileri beni sevsin diye kendimi kanıtlama çabasına gireyim? Niye kendimi ifşa edeyim? Ben buyum işte. Sadece bu. Beni sadece ben bilebilirim. En yakınımda olan bir insan bile beni asla %100 tanıyamaz. Daha doğrusu kimse kimseyi tamamen kusursuzca tanıyamaz. Ancak yine de o boşluğa bir şeyler yazmalıydım. Düşündüm, düşündüm, düşündüm… ve şöyle yazıp geçtim vesselam.
“Herkesten ve her şeyden öte, yolunun yolcusu…”
Selam olsun tüm yolculara
Selam olsun tüm kendini arayanlara
Selam olsun kendini bulan o güzel insanlara
Kolay gelsin yolda kalmışlara ve sapmışlara
Kolay gelsin uyanışta olanlara ve uyuyanlara
Dipnot: Sahi sen kimsin?
6 yorum
Bütün yazılarını okuduğumu söyleyebilirim. Bu yazının konusu ve içeriği bana pek özgün gelmedi. Gerçekten kim olduğunu sorgulamak ve kendini yeterince ifade edebileceğin cevaplar elde etmek başka konu, sosyal medyada kendini tanıtman için ayrılmış bölümlere sitem etmek ayrı konu. Modern dünyanın problemi bu etiketler, sosyal medya zaten hepten etiketlerden ibaret. Bu yüzden dünyadaki en aşağılayıcı şeylerden biri olan sosyal medyayı kullanmayı göze alacak kadar cesaretli bir adım atmışken; orda kendini okulunla, burcunla, mesleğinle tanıtman bana o kadar da yanlış gelmiyor. Kaldı ki yakın çevren dışında kaç insan seni birkaç etiketten daha öte tanımak ister, buna zaman ayırır ki..
Evet doğru diyorsun Ancak sosyal medya sadece giriş cümlesiydi. Asıl anlatmak istediğim başka şey olduğu için bunları yazdım. Tabi senin dediğin gibi gerektiğinde etiketleri kullanmamız gerekiyor
Güzel bir iş yapıyorsun, güzel yazıyorsun. Takdir ederim gerçekten, vaktini ayırdığın için de teşekkür ederim :)
Asıl ben teşekkür ederim düşüncelerini paylaştığın için
İnsan bazen kendini öyle çok sorguluyor ki.. Kimim ben neredeyim ne yapıyorum ? Ne yapmalıyım.. Kelimelerin cümlelere dönüşü çok başarılı dostum. Kalemine sağlık.
Harika bir paylasim olmus ellerine saglik