Önce bir kelebek görür gözlerin. Kelebeğin dansı, rengi, endamı kısacası her şeyi etkiler seni. Bir bakarsın artık kelebeği sevmeye başlamışsındır. Sonra şaşkınlıkla bir bakmışın kelebek, karnının içine girmiştir. O günden sonra sanki karnında kelebekler uçuyormuş gibi hissedersin. Neden kelebektir de başka bir şey değildir? Anlam veremezsin. Tek bildiğin orada bir kelebek olduğudur. Sonra kelebek kalbine uçar. Bir müddet de orada oyalanır. Kalbin eskisinden çok daha fazla atmaya başlar. Bir vakit gelir ki sanki kalbin yerinden fırlayacak, kelebekte sende öleceksin. Gerçi hoş… Senin ölmen senin için bir şey ifade etmez ama kelebeğin ölmesi seni darmadağın eder. İşte bunu anlayan kelebek, artık aklına uçar. Sanki beyninin içinde onun kanat seslerini duyarsın. Bir müddet sonra o ve onun kanat seslerinden başka bir şey düşünemezsin. Adeta sarhoş olmuşsundur. Bir tek o kalmıştır sende. Tam aklını yitirecekken kelebek kulağından uçar gidiverir. İlk baş şaşırırsın. Çünkü artık onun kanat sesleri kulağından silinir. Ancak onun sende bıraktıkları sonsuza kadar kalır. Karnındaki anlatamadığın garip duyguyu -belki de aşktır-, kalbinin heyecanla atmasını, aklın ise berraklaşıp dinginleşmesi sende kalmıştır artık. Kısacası sen kelebek olmuşsundur. Kelebeğin ömrü kısa olur derler. Hatta 1 gün olduğuna dair söylentiler var. İşte bu sebeple ertesi gün sende ölürsün. Bedenin bu dünyada kalır. Ayrıca diğer kelebekte zaten senden gittiği gün ölmüştür.
Ve öbür alemde gözlerini açtığında gözlerin tekrardan o kelebeği arar. Ancak seni senden alan o kelebek artık Anka kuşu olmuştur. Bu sefer de senin vücudun kelebek olduğu için sende uçmayı öğrenmişsindir. Anka kuşu ayaklanır ve daima yükseğe uçmaya başlar. Sende ona aitsindir, sende onu izlersin. O yükseldikçe sende yükselirsin. Bir süre sonra Anka kuşu ortadan kaybolur. Sen ise sadece yükseldiğin ile kalırsın ama yine de daima yükselmeye devam edersin. Çünkü bilirsin sen görmesen bile önünde Anka kuşu daima vardır ve önündedir. Uçarsın, uçarsın daima uçarsın sonra merak edip vücuduna baktığında artık sende Anka kuşu olmuşsundur. Aradığın Anka kuşu artık sensindir. En sonunda anlarsın ki ne kelebek vardır ne de Anka kuşu. Sen kendi içinde bir seyahat etmişsindir. Anka kuşu olarak kendini tamamlamışsındır.
Bu da insanın hikayesidir vesselam.
6 yorum
Ceyhun kardeş, harika bir insansın. Sevgiler ve selamlar…
Estağfurullah. Güzellik bakan gözdedir
Ceyhun kardeşim çok güzel bir blog hazırlamışsın tebrik ederim.
Yazmaya teşvik ettiğiniz için teşekkür ederim :)
Blogunu bende çok beğendim ceyhun kardeşim ara ara girip yazılarını okuyorum iyi çalışmalar teşekkürler
elinize emeğinize sağlık, güzel bir yazı, içimizdeki anka kuşunu keşfetmek dileğiyle