Fazla düşünen fazla yanılır, Fazla göz önünde olan fazla yıpranır Bir adım geride durmaya var mısın? Epeydir şiir yazamıyorum. Aslında yazmak için bir çaba göstermem. Zamanı gelince kendiliğinden yazarım. Yine öyle bir akşam yukarıdaki satırlar geldi aklıma. Sanki boşlukta savrulurken…
İnsanı hayatta tutan tek şey umut. O kadar önemli ki gelin size açıklayayım… Umuyoruz. Çünkü bir şeylerin daha iyi olacağını hayal ediyoruz. Diyelim ki; Gelecekte daha iyi bir kariyer hayal ediyoruz. Umuyoruz. Bu hayal, bizi işimizde daha çok çalışmaya teşvik…
İllüzyon mu desem yoksa kibir mi desem bilemedim. Başlığa illüzyon yazdım ama aynı zamanda kibir de bu. Ne mi bu? Bir şeyleri hak ettiğini sanmak. Başarıyı bir hak edilmiş ödül olarak görmek… Yok böyle bir şey dostlar. Hiç kimsenin herhangi…
Sözlerime geçmeden önce Yunus Emre’nin sözleri ile başlamak istiyorum. O, benim anlatmak istediğim düşünceleri iki satır ile söylemiş. Ancak maalesef benim seviyem o kadar yüksek olmadığı için uzun uzun kendimi ifade etmeye çalıştım. Umarım düşüncelerimi doğru bir şekilde ifade ederim ki…
Bize hiçbir faydası olmayan komplo teorilerinden bahsetmeyeceğim. Ayrıca bu yazı virüs hakkında da olmayacak. Şayet o konu hakkında düşüncelerimi okumak isterseniz martta yazdığım yazıyı okuyabilirsiniz. Bu konular üzerinde oldukça fazla okumalar yaptığınızı düşünüyorum. Birkaç ay önce olan depremi de unuttuk,…
Yarım kalmak ve hiç tamamlanmamak üzerine bir doğamız var. Ne kadar ilerlersek ilerleyelim bir yanımız hep eksik olacak. Son nefese yakın bir anda sanırım bir pişmanlık hali yaşayacağız. Ancak asıl mesele son nefese varmadan bazı şeylerin farkına varmak. Ne mi…
Benim inancıma göre her hastalık misafirdir. Vücudumun bir ev olduğunu düşünürüm. Virüsü de vücudumuza giren bir misafir olarak algılarım. Tabi mesele misafiri çağırmak değil ancak bazı negatif algıları yıkmak lazım. Size doğal olarak bu görüş farklı gelebilir ancak benim manevi…
Öğüt almaya doyduk Bilge olmayan çok bilmişlere Kitap satan kişisel gelişim yazarlarına Eremeyen ermişlere Had bildiren hadsizlere Süslü süslü kelimelere Aşkı vücutlarda arayanlara Doyduk vallahi doyduk Şimdi sindirme zamanı Sonra sokağa çıkalım ve susalım
Şikayet, şikayet, şikayet… Nereyi açsam herkesin ağzında bir şikayet ve hoşnutsuzluk hali var. Televizyon, sosyal medya, arkadaş ortamı vs. vs. vs. Öyle bir kara bulut gibi üstümüze sinmiş ki artık şikayet etmek bizim normlarımız arasına girmeye başlamış. Bu hiç normal…
Bazen yastığa başımı koyduğumda “bugün de insanlık için hiçbir şey yapmadım.” diye hayıfladığım zamanlar oluyor. Belki o gün daha fazla kitap okudum, belki daha çok para kazandım, belki daha başarılı oldum, belki beni mutlu edecek daha çok şey yapmışımdır o…