Bahçemde bir çiçek, aylardan ise mart. Belli ki çiçek kardeş, kışın biteceğini düşünmüş. “Bahar bana gelmeden ben bahara gideyim” demiş. Ayrıca “baharı getiren de zaten benim çiçek açmam” diye de eklemiş. O depresif halinden soyunmuş. Saklı kalmış tüm güzelliğini açığa…
Kirleniyoruz dostlarım, kirleniyoruz. Bu önce bir özeleştiri yazısı. Kimseyi genellemez ve alakadar etmez. Sadece farkındalık içerir. Gelin sizi kendi iç dünyamla tanıştırayım. Az önce hayatımda bir hadise oldu. Birden sinirlendim ve sürekli şikayet eder buldum. Mutsuzluk ve öfke hissettim. Sonra…
2’yi hiç bulmamalıydık. Sayılara bulaştığımız gün kirlenmeye başladık. Halbuki 0 ve 1 ne güzel sayılardı. Sadece var veya sadece yok. Ancak 2’yi bulduğumuz günün sonrasında her şey bir çorap söküğü gibi soyuldu. Sonra 3, 4, 5 derken aldı başını çok…
Türkiye gündemi yine bildiniz gibi. Hatta son aylarda bildiğinizden daha da çirkin. Her gün ayrı bir problem, su yüzüne çıkıyor. Doğa ise su yüzünde biriken bu çirkinlikleri müsilaj ile adeta gözümüze sokuyor. Ancak tabii ki görene, köre ne… Gelin beraber…
Hayat bana şunu öğretti ki, herkesin baktığı gibi bakarsanız hakikati göremezsiniz. Basit bir akıl yürütme yaparsak eğer hakikati herkes görseydi, dünya bu kadar gafletin içine batmış durumda olur muydu? Önceki yazılarımda tekrar ettim. Şimdi de tekrar edeceğim. Hakikat azınlıktadır. Kıyıda…
Dünyayı mâmur etme yarışındayız. İnsanlık olarak belki de tek amacımız bu oldu. İleriye gitmeyi ve gelişmeyi, dünyaya hükmetme olarak algıladık. Hangi medeniyet dünyaya daha çok hükmediyorsa, o medeniyet daha güçlüydü. Bizim tek düşmanımız vardı; o da dünya. Ne garip değil…
Kendimi delice koşar buldum. O bilgiden, bu bilgiye. Şu kitaptan, bu kitaba. Odaklandığım bir konu da yoktu. Bazen yazılım, bazen felsefe, bazen başka bir şey. Sohbet ortamlarında bunları da satardım. Televizyonda gördüğümüz akademisyenler gibi saygı ve alkış topladım. Sonra kendime…
Toplumun içerisinden yükselen bazı sesler duyuyorum. Hatta bazılarını ben de zaman zaman düşünüyorum. Nedir bu sesler? “Geçinemiyoruz” “Dolar 8 olmuş. Bu ülkede yaşanmaz.” “Araba almak lüks olmuş.” “ama Avrupa’da böyle…” Maddi olarak bakıcak olursak bu sesler haklı. Karşılaştırılan ülkeler ile…
İş çıkışı kendiliğinden gelişen bir durumla kendimi sahil kenarında bir restoranda buldum. Herhangi bir hazırlık yapmamışım. Kıyafetim gayet sade. Oturdum, hayran hayran denizi izliyorum ve yemeğimi yiyorum. O günkü yorgunluğum üzerimden gitti. Huzurla doldum. Mutluyum. Sade ve güzel bir an……
Her şeyi bilmek yetmiyor. Bir sorunu aştığını düşünüyorsun ancak gün geliyor o sorun daha güçlü bir şekilde tekrar filizleniyor. Çünkü aştığımızı sandığımız şeylerin sadece üstünü örtüyoruz. Onu toprağa gömüyoruz. Toprağın altında kalınca aştığımızı sanıp kendimizi kandırıyoruz. Sonra bir gün geliyor,…